20 Haziran 2016 Pazartesi

Sadece Kusursuz Bir Yemek Yapmak İstemiştim! (New York Günlüğü 9)

Selam! New York Günlüğü 9 ile karşınızdayım.İyi okumalar!

                     GÜNLÜK                       
Evde yalnızım.Annemle babam birini ziyarete gitti.Adam kolunu mu kırmış ne.İşte her neyse.Öyle internette geziyorum.Bugün yine az kalsın günlüğü yazmayı unutacaktım.Dün zaten unuttum.Bu sabah yazdım dün olanları biliyorsunuzdur okumuşsanız.Bu arada yarın yokum.Yani New York Günlüğü burada bitiyor.Yarım gün kalacağım demiştim fakat...Hayır kalmayacağım.Türkiye'ye geri döneceğim.Ama döndüğümde 2 gün Türkiye'de kalacağım ve Bulgaristan'a gideceğim.Orada 2 hafta kalıp Edirne'de yazlığa gideceğim.Yani yaklaşık 2 ay yokum.Yani merak etmeyin nerede bu kız diye.Neyse yani bu son yazım diyebiliriz.Şuan acayip açım.En iyisi kendime yemek yapayım.20 dk sonra geliyorum.Arkadaşlar ne oldu inanamazsınız.Omlet yapacaktım yumurtalar elimden düştüm ve mutfak...RIP.Gerçekten çok sakarım.Siz hiç bir şey görmüyorsunuz.Aslında gördünüz.New York günlüğü 5 mi 6 mı neydi.Fondöteni elimden düşürdüm ve fondöten kırıldı.Neyse yani mutfak vefat etti.Halbuki ben sadece kusursuz bir yemek yapmak istemiştim.Bir omleti bile yapamadım.Bu arada şu anda saat burada 14:34.Neyse yani çok kötü bir durum.Allah kimsenin başına getirmesin :D Neyse arkadaşlar bir yazının daha sonuna gelelim.2 ay bensiz ne yapacaksınız!God damn it! Neyse sizleri çok özleyeceğim.Kendinize 2 ay boyunca iyi bakın.BAY BAY!

Leyla İle Mecnun'un Aşkından Da Romantik! (New York Günlüğü 8)

Selam! Dün yazamadım.Bugün sizlere dün olanları yazacağım.İyi okumalar

                             GÜNLÜK                           
Spor merkezine gidiyorum.Spor merkezine geldim.İki tane yaşlı çift.Efendim burası çok önemli:Yaşlı.Yani yaşlı dediğim 40-50 yaşlarında varlar herhalde.Neyse işte iki tane yaşlı çift ağırlık sehpası gibi bir şeye oturmuş.Daha doğrusu dede oturmuş.Nine üstüne oturmuş.Rezil bir görüntü.Gerçekten rezil bir görüntü.İçimizde kalanlar 2 'de de anlattığım gibi yaşlı insanlar sizi yargılıyor.Ama kendilerine bakmıyorlar.Leyla İle Mecnun'un Aşkından Da Romantik bir görüntü.Gerçekten yani.İşte dün bu yüzden yazmadım.Hem sinirimden yazmadım hem de ayıp olur diye yazmadım.Ama özel mesajdan bir sürü kişi abla günlüğü bugün niye yazmadın demiş.İşte bu yüzden yazmamıştım.Ya arkadaşlar insanlar sizi dış görünüşünüzden ötürü yargılıyor fakat dış görünüşten de ayıp olan bir şeyi kendileri yapıyorlar.Bu da dış görünüşe girer mi bilmiyorum ama sanırım girmiyor.Her neyse gerçekten sinirim tavan yaptı.Yani öyle böyle değil.Zaten ben o görüntüyü görür görmez spor merkezinden çıktım.Rezillik ya vallahi rezillik.Neyse arkadaşlar bir yazının daha sonuna gelelim.Sizleri çok seviyorum.BAY BAY!

18 Haziran 2016 Cumartesi

Denizi Boşver! (New York Günlüğü 7)

Selam! New York Günlüğü 7 yazısına hoşgeldiniz!

                            GÜNLÜK                              
Dışarıda boş boş geziyorum.Bir arkadaşım denize gidelim dedi.Ama denize girmeyeceğim.Sadece kuma uzanacağım ;) Şuan denize vardık.Çok güzel bir ortamı var.Ama ben denizle ilgileneceğimi tabletten oyun oynuyorum.Telefondan da size yazıyorum.Kısacası: DENİZİ BOŞVER :D Her neyse.Sadece öyle kuma uzandım yani.Pek bir şey yaptığım söylenemez.Bu arada deniz bizim eve biraz uzak.Aslında biraz değil baya bir uzak.Arabayla 30 dakika.Yürüyerek 1 saat mı ne tam hesaplayamadım ama.Biz arabayla geldik.Çünkü yani yürürsek 1 saatten fazla olacaktı.Ve baya bir yorulacaktık.Bu arada pazartesi de buradayım.Salı yarım gün buradayım.Yani tamı tamına 10 gün buradaydım.Bu yüzden vakitlerimi iyi geçirmek istiyorum.Sanırım pek beceremiyorum.Yani bilmiyorum buna siz karar vereceksiniz.Bu arada bir okuyucum var.Bütün yazılarımı ayrı ayrı okuyor.Ama her yazımı yani.Bir tane bile okumadığı yazı yok.Bunu okursa (ki bence kesin okur) yorum yazabilir mi? Çünkü çok merak ediyorum o kişiyi.Her neyse sizleri çok seviyorum.Görüşmek üzere.BAY BAY!

17 Haziran 2016 Cuma

Aslında Sıkıcı Bir Gündü (New York Günlüğü 6) (ORUÇ TUTANLARIN OKUMAMASI TAVSİYE EDİLİR!)

Selam! Nasılsınız? New York Günlüğü 6 ile karşınızdayım.İyi okumalar...

                            GÜNLÜK                    
Şuan evdeyim.Dışarı çıkmayacağım.Yani sıkıcı bir yazı olacak.Yatakta öyle uzanıyorum.En iyi arkadaşımı aradım.Yani bize gelecek birazdan.Bugün sanırım karne günü.Ama bizim karnelere (Türkiye'de) 2 hafta var.O yüzden yetişebileceğim.Yani hafifte olsa bir rahatlık var üstümde.Neyse arkadaşım şuan geldi.Doğruluk mu cesaret mi oynayalım diyor.Tabi ki de hayır.Neyse yani başta da söylediğim gibi sıkıcı bir yazı olacaktır.Ama benden sıkılmayan arkadaşlar kesin sonuna kadar okuyacaktır.Neyse.Kaç kere neyse dedim ya.Arkadaşlar,şimdi tatlı yiyeceğiz.Bu arada oruç tutanlar okumasınlar.Çünkü sonra aman bilmem ne demesinler.Ben oruç tutmuyorum.Bu benim tercihim.Ben oruç tutamıyorum,hep susuyorum.Yani lütfen yorumlarda saygılı olun.Her neyse bir yazının daha sonuna gelelim.Kısa oldu,hep aynı şeyler zaten.Sizi de sıkmak istemiyorum.Neyse.Sizi seviyorum.BAY BAY!

16 Haziran 2016 Perşembe

MODA GEZMESİNDE HARİKA ŞANSIM! (NEW YORK GÜNLÜĞÜ 5)

Selam! Bugün yine günlüğüm ile karşınızdayım.Uzatmadan başlayalım.Çünkü ben uzatınca aşırı uzatırım ve konu sıkıcı bir hal alır.Yine mi biraz uzattım ne? Neyse!

                            GÜNLÜK                   
Kahvaltı yapıyorum.Birazdan alışverişe çıkacağım.Yani,pek bir sıkıldım :P Her neyse! Kahvaltımı yaptım.Evden çıkıyorum.Bakalım ne olacak? Şuan bir mağazaya girdim.Çok güzel şeyler var.2 tane bluz,1 şort ve 1 etek aldım.Hadi çıkalım.Bu arada burada saat şuan 10:18.Sabah hemde.Bu yüzden bazı mağazalar kapalı olabilir.Yani hiç bir fikrim yok.Aslında biraz erken çıktım çünkü sabahları biraz serin.Yani o yüzden.Neyse şuan yine bir giyim mağazasındayım.Buradan da bir elbise aldım.Hadi çıkalım.Şimdi bir kozmetikçiye gidiyorum.Arkadaşlar biraz gezdim.Ve ne oldu inanamazsınız.Fondöteni düşürdüm ve kırdım.Ve fondöten tamı tamına 60 $ Yani Türk parasıyla 180 TL.Hem ben bu fondötenden zaten alacaktım.Oldu 360 TL.Bir de eyeliner,ruj ve far aldım.Oldu 430 TL! Şu ana kadar toplam 604 TL harcadım :O Abi insan şansız olur da bu kadar da olmaz ya.Öff buz gibi para gitti.Hayırlı olsun.Artık siz de benimle birlikte bir soğuk su içersiniz.Ya artık yazmayacağım.4-5 mağaza daha gezeceğim.Sonra toplam fiyatı tekrar yazacağım.Hadi ben kaçar.Evet geri geldim.Toplam 867 TL ile geri döndüm.Müthiş.Çok üzüldüm yav.Neyse arkadaşlar,bir yazının daha sonuna gelelim.Sizleri seviyorum.BAY BAY!
rüya mira selin'den sevgilerle...

RİHANNA KONSERİ! (New York Günlüğü 4)

Selam! Dün yazamadım.Bu yüzden size dün olanları yazacağım.Yani şimdi,şuan kelimeleri geçmeyebilir.Aman neyse hemen başlayalım...

                                 GÜNLÜK                      
Dün (15.06.2016) Rihanna konseri vardı.Tabi bende durur muyum,hayır.Bu yüzden Rihanna'nın konserine bende gittim.İlk olarak hemen evden çıktım.Rihanna konserine bilet aldım.Konser saat 21:00'daydı.O saate kadar biraz oyalandım.En sonunda vakit geldi.Çok heyecanlandım.Bir taksi tuttum ve konser meydanına geldim.En önlerdeydim.Sonunda konser başladı.Müthişti.Rihanna ile göz göze geldiğim bile oldu.Neredeyse bütün şarkılarını seslendirdi.En sonunda Rihanna elindeki yüzüğü çıkardı.Bu yüzüğü havaya attı.Bu yüzüğü acaba kim alacaktı diye heyecandan ölürken bir baktım ki yüzük benim elimde.Yani yüzük benim elime düşmüş.Rihanna da bunu gördü ve bana gülümsedi.Harika bir konserdi.Konser bitti.Rihanna ile fotoğraf çekildim.Fakat fotoğrafı size atamayacağım.Hem biraz utanıyorum hem de şuan bilgisayardayım.5 hayranını da sahneye çıkardı ve şarkı söylediler.Maalesef bu kişilerden biri ben olamadım.Ama olsun.Yine de çok güzel vakit geçirdim.Eve geldiğimde Rihanna ile çekildiğim fotoğrafı çerçevelettim.Ve şuan o fotoğraf odamın duvarında asılı.Türkiye'ye giderken yanımda olacak harika bir fotoğraf! Evet arkadaşlar bir yazının daha sonuna gelelim.Sizleri seviyorum.BAY BAY!
rüya mira selin'den sevgilerle...

14 Haziran 2016 Salı

Annemin Müthiş İkna Ediciliği vs Babamın Müthiş Kıyafetleri (New York Günlüğü 3)

Selam! Bugün New York Günlüğü 3 İle Karşınızdayım.Bakalım Bugün Neler Olmuş?

                                   GÜNLÜK                      
Bugün aşırı yorgunum.Sabah İstanbul'daki okulumdan aradılar.Bir sözlü mü varmış ne.Gelemeyeceğimi söyledim.Aslında baya bir üzüldüm.Keşke gitseydim demiyor değilim yani.Ama bir taraftan baktığında da sadece bir sözlü için koskocaman şeyleri mahvedemeyeceğim! Her neyse,şuan evde öyle boş boş oturmakta bulunuyorum.Annem ile babam dışarı çıkacaklar (nedendir bilinmez) Ama kesin romantik bir şeyler yaparlar.Zaten babamı da annem ikna etti.Keşke o ana şahit olmasaydım ama maalesef,oldum.Ya bu nasıl bir ikna edicilik ya,dünyanın en güzel ikna edici kişisi gelse önünde eğilir mübarek.Neyse,şuan babamla annem odalarından çıktılar.Annem düz kırmızı bir elbise giymiş.Saçlar topuz. Stiletto,makyaj filan.Kusursuz yani.Babamın kıyafeti müthiş :O Kovboy şapkası,ispanyol paça pantolon,kovboy ayakkabısı ve gömlek.İnanmıyorum.Annem giydirmiş olamaz.Ben şok!Arkadaşlar hem bu olayın etkisiyle,hem de çok yorgun olmamın da etkisiyle bu yazım biraz kısa olacak.Hatta olacak değil,oldu bile.Çünkü yazıyı bitiriyorum! Hepinizi çok seviyorum.Öpüyorum.BAY BAY!
rüya mira selin'den sevgilerle!...

13 Haziran 2016 Pazartesi

Justin Bieber Hakkında Bilmediğiniz 10 Şey!

Resim 1)Evlilik öncesi cinsel ilişkiye inanmıyor. Evliliğin kutsallığın çok büyük olduğunu düşünüyor.
2-En sevdiği şekerler Kanada’da bulunan Big Foots şekerleri.
3)Ne kadar Justin’in favori renginin mavi olduğu söylense bile,Justin favori renginin mor olduğunu söylüyor.
4)Justin’in en sevdiği yemek Spaghetti bolognese.
5-Justin Beyonce’i seviyor ve seksi biliyor.Hatta her zaman performansları için çok heyecanlandığını söylüyor.
6-Bieber’ın favori numarası 6.
7-Ayakkabı numarası 7.5 (Türkiye’ye göre 40.5)
8-UGG botlarından nefret ediyor.
9-Bir fanı ile çıkabileceğini söyledi.
10-En sevdiği turta çeşidi;Elmalı.

GEZİLECEK YERLER! (Central Park VE Metropolitan Museum of Art) (New York Günlüğü 2)

Selam!Biliyorsunuzdur ki bu aralar New York'tayım.Ve telefondan bununla ilgili günlük yazıyorum.New York Günlüğü Serisinin 2. Bölümüne Hoş Geldiniz!...

                                    GÜNLÜK                       
Evet,şuan yemek yiyorum.Birazdan Central Park'a gideceğim.Ardından da Metropolitan Museum of Art, yani Metropolitan Müzesi'ne gideceğim.Bu yazı biraz uzun olabilir :P Şimdiden özür dilerim.Bu yüzden yazıyı pek uzatmamaya çalışacağım.Hadi hemen evden çıkalım.İlk olarak Central Park'a gideceğim.Şuan Central Park'tayım.Parkın içinde 4-5 tane küçük göl var.Parkın bir ucundan diğer ucu gözükmüyor bile,o derece büyük! Yani neredeyse 42 blok uzunluğunda.Aslında Central Park ilk ve sonbaharda eşsiz olur.Koskocaman blokların içinde yemyeşil,Bambaşka bir dünya.Gölün kenarında,ördeklere yem verirken,çimenlerin üzerinde yatıp kuş seslerini dinlerken kafanı gökyüzüne çevirdiğinde gökdelenleri görmek çemberin içindeyken,çemberin dışında olma hissi veriyor.Eğer bir gün Central Park'a gelirseniz benden size bir tavsiye:Kalabalığından kaçmak için 70 ya da 80. sokak civarlarında takılmanız tavsiye edilir!Evet,Central Park'ı da gezdiğimize göre şimdi sıra Metropolitan Müzesi'nde! Zaten bu müze parkın yanında yer aldığı için buraya gelmem pekte uzun sürmedi.Şuan The Cloisters bölümüne gezmekteyim.Aslında bu müzeyi pek anlatamayacağım.Yani bildiğimiz müze.Dünyanın en büyük ve en önemli müzelerinden biri diye söyleniliyor.Pek yorumda bulunmayacağım.Ama gerçekten çok büyük olduğunu söyleyebilirim.Fotoğraflar aşağıdaki gibi:(Bulanık çıkmış :(   )


Bu yazının da sonuna gelelim.Sizleri seviyorum,kendinizi iyi bakın.New York Günlüğü 3 yarın yayında! BAY BAY!
RÜYA MİRA SELİN'DEN SEVGİLERLE!..

12 Haziran 2016 Pazar

Güneş İle İmtihan :P (New York Günlüğü 1)

Selam! Nasılsınız? Uzun zamandır yoktum.Bunun asıl sebebi New York'ta olmamdı.New York'a geldim çünkü burada yaşayan bir arkadaşımın doğum günüydü.Mecbur gitmek zorundaydım.Bende gitmişken hemen dönmeyeyim dedim.Yani haftaya Pazartesi gününe kadar buradayım.Buralardayken bu heyecanımı sizlerle de paylaşayım dedim.NEW YORK GÜNLÜĞÜ SERİSİNİN İLK BÖLÜMÜNE HOŞGELDİNİZ!


                                GÜNLÜK
Evet,şuan dışarıdayım.Telefondan yazıyorum.Yani kelimeleri doğru yazamazsan şaşırmayın :) Şuan arkadaşlarla kafe içiyoruz.Yani hava o kadar sıcak olmasa da yine güneş var.Sabahtan beri güneş yüzüme çarpıp duruyor.Uyuz oldum! Bugün daha pek gezmeye başlamadım.Aslında şu gezme ve vakit konusunda rahatım.Daha çok vaktim olduğu için gezmek istediğim yerleri rahat rahat gezebilirim diye düşünüyorum...Artık yavaştan gezmeye yarın başlarım herhalde.Kızlarla kafemizi içtikten sonra herhalde parka gideriz.Orada da biraz takıldıktan sonra eve döneriz.Şuan kalkıyoruz.Evet...Parka doğru yavaş yavaş yola koyulalım! Aslında yazıyla pek anlatamıyorum,video olsa daha güzel olacaktı ama,maalesef...Neyse olduğu kadar.Parklar tabi ki doğal olarak Türkiye'deki parklardan oldukça farklı.Bu parklarda dans eden var,şarkı söyleyen var.Yani ayıptır söylemesi twerk yapanlar bile var.Yani o yüzden tüm detaylarıyla anlatmayacağım.Yok burada twerk yapıyorlar,yok şurada öpüşüyorlar filan tabi ki demeyeceğim.Şuan durağın oradayız.Yavaştan parka doğru gideceğiz.Yani şimdi yazmayı burada bırakıyorum.5 dakika sonra yine yazacağım ;) Evet,şuan parka geldik.Hala ama hala güneş kafamı ısıtıyor.Gölgeye geçsem bile beni takip ediyor.Yani o gölgeyi bile yok ediyor.O yüzden sinirim bozulmadı değil.Şuan salıncakta sallanıyorum.VUHU! ÇOK EĞLENCELİ! Amerika'daki park aletleri Türkiye'dekilerden farklı.Ne yalan söyleyeyim:Amerika Türkiye'den daha eğlenceli.Evet biraz böyle 20 dakika filan geçmiştir herhalde.Yavaştan eve doğru gidiyoruz.Bu arada yanımda Amerikan arkadaşlarım var.Bu arada biliyorsunuzdur ben 8 sene Amerika'da yaşamıştım.Bu yüzden geldiğimde çocukluk arkadaşlarımla buluştum.Zaten yanımda da çocukluk arkadaşlarım var:Melanie,Rachel,Riley,Sarah,Siera,Cameron,Eric ve Monica.Bu arada size söylemedim benim Amerika'da kullandığım ismim Molly.Şuan eve giriyorum.Zaten bende üstümü değiştireceğim,makyajımı sileceğim ve uyuyacağım.Şuan burada saat 09:46.Evet,bu saatte yatılır mı,kalkılır.Ama gece uyumadım.O yüzden uykuya accayip ihtiyacım var.Yani giyinmemi de anlatmayacağıma göre,yazımı yavaştan bitireyim.Yarın da 2. bölüm gelecek.Onu da okuyun.Sizi çooook seviyorum.Kendinize iyi bakın.BAY BAY!
RÜYA MİRA SELİN'DEN SEVGİLERLE!..

4 Haziran 2016 Cumartesi

Nostalji Kuşağı: Çocukluk Arkadaşlarımızla Yapmayı Özlediğimiz 14 Şey!

1. Ev telefonundan şifreli konuşmak!

O yıllarda en yakın arkadaşımızla, yalnızca ikimizin anlayabildiği bir dil olurdu. Odaya biri girerse ya da paralel telefondan dinleyen olursa diye onu kullanırdık.  😂

2. Ders boyunca 'notlaşmak.'

Kankamızla notlaşmayınca dersler geçmek bilmezdi. Ayrıca bu konuda o kadar iyiydik ki; asla yakalanmazdık. 💪🏼👯

3. Masa oyunları oynamak!

Oyun ne olursa olsun kankamızla oynamalara doyamazdık. Grup halinde oynuyorsanız takımımız her zaman belliydi.👊🏼

4. Büyük değişimleri birlikte tecrübe etmek.

Çocukluk yıllarımız boyunca yaşadığımız tüm değişimleri, olumlu ya da olumsuz her durumu beraber deneyimlerdik. Ve tabii ki birbirimizi desteklerdik!

5. Birbirimize anlamını yeni öğrendiğimiz kelimelerden bahsetmek, mümkünse "ayıplı" şeyleri fısıldayarak konuşmak.

Bir türlü anlamadığımız bir kelimenin anlamını öğrenir öğrenmez kankamızla paylaşırdık. Onun bu yüce bilgiden mahrum kalmasına yüreğimiz dayanmazdı.

6. Rastgele bir numarayı ya da bildiğimiz numaraları arayıp açanları işletmek!

Bazen ortak bir arkadaşımızın evini bazen de birlikte uydurduğumuz numarayı arardık ve ne kadar eğlendiğimizi hala hatırlarız.😂😌

7. Birbirimizin hatasını örtbas etmek.

Birimizin başı dertteyse her zaman yanında olurduk hem de karşılık beklemeden. O zamanlar hala iki kişinin bildiği sırdı ve arkadaşımızın sırrını sonsuza dek saklamaya hazırdık!

8. Birlikte hain planlar kurup başkalarını korkutmak.😱

Maskeler, boyalar gerekirse çarşaflar!

9. Keşfettiğimiz şarkıları birbirimize dinletmek.

Çok beğendiğimiz bir şarkıdan ya da müzik grubundan kankamızı mahrum bırakamazdık tabii ki. 😌

10. Yaşımıza göre olmayan filmleri izlemek!

Sırf üstündeki yaş sınırından dolayı canım Elm Sokağı filmlerini, Blair Cadısı'nı kaçıracak değildik herhalde... Ayrıca kabuslarımız bile aynı olurdu böylece! 😎

11. Canlandırma yaparak oyunlar oynamak.

Bazen oyuncakları konuştururduk bazen de kendimiz rollere bürünürdük. Çoğu zaman anne-baba olurduk hatta. 😂

12. Birlikte kitap ve cd satan dükkanlara birlikte gitmek.

Bütün reyonları beraber gezme keyfff...

13. Her şeyi paylaşmak ve beraber yapmak!

Paylaşmaktan geri durmadığımız günlerdi ve her şeyi birlikte yapardık! Özellikle ödev yapma seanslarımız unutulmaz.

14. Küsüp barışmak.

Kavga ettiysek, gece olunca gözümüze uyku girmezdi ve hemen barışıverirdik.